Ticaret Bakanı Ömer Bolat, "2026'dan itibaren depremin, devlet bütçesi içindeki payı çok azalacak ve büyük bir rahatlama meydana gelecek. O da inşallah bütün toplumsal kesimlere adilane bir şekilde dağıtılacak ve hem ekonomimiz hem sanayicilerimiz, çiftçilerimiz, esnafımız, emeklilerimiz ve KOBİ'lerimiz de rahatlatılacak." dedi.
Bolat, "Dünya büyük badirelerden geçiyor. Kuzeyimizdeki, güneyimizdeki sıcak savaşları, çatışmaları hep birlikte üzülerek görüyoruz, yaşıyoruz. Dünya ticaretinde korumacılık eğilimleri ağır basıyor. ABD'de yeni gelecek yönetimin de daha şimdiden bazı ülkelere yönelik çok ciddi gümrük vergisi artışları ilan ettiklerini gözlemliyoruz. Bunun anlamı şu, dünyada ticaret daha da kızışacak, rekabet daha da kızışacak. Adeta bir mayın tarlası var. Bu mayın tarlası içinde ülkemizi düzlüğe çıkarmak yine güçlü siyasi istikrarı olan, güçlü ekonomik istikrarı olan ve güçlü büyümesi olan, halkının refah düzeyini arttıran bir döneme yeniden kavuşturmak azim ve kararlılığındayız." diye konuştu.
Bolat, son beş yıldır ülkenin büyük badireler atlattığına işaret ederek, önce Kovid-19 salgınının, daha sonra savaşların bölgeyi sarstığını, ticaret, turizm ve daha birçok alanda aksamalara neden olduğunu bildirdi.
Kahramanmaraş merkezli deprem ile büyük bir felaketin yaşandığını hatırlatan Bolat, şöyle devam etti:
"Salgın, savaş, deprem gibi felaketlerin yaralarını inşallah 1-2 sene içinde tamamen sardık mı rahatlama hızla yayılacak, bütün toplumun kesimlerine eşit bir şekilde dağıtılacak. Enflasyon, salgın, savaş ve depremden sonra ekonomiyi yüzdürebilmek için hem toplum kesimlerine, vatandaşlarımıza hem yatırım yapmak isteyen sanayicilerimize hem tarım kesimlerine düşük faizle finansman destekleri sağlandı ve ekonomimiz yüzmeyi başardı. Türkiye 16 çeyrektir büyüyor, bu badirelerin olduğu ortamda bile. Milli gelirimiz 1,2 trilyon doları aştı. Bu yıl sonu itibarıyla inşallah 1,3 trilyon doları dahi görebiliriz. Kişi başına milli gelirde 13 bin 230 doları aştık. Yıl sonunda 14 bin 515 doları görebileceğiz."
Bolat, şu değerlendirmelerde bulundu:
"İnşallah enflasyonu düşürdükçe, depremle ilgili bugüne kadar harcanan 2 trilyonun üzerindeki harcamalar, önümüzdeki yıl da büyük bir harcama olacak 2025'te, 2026'dan itibaren depremin, devlet bütçesi içindeki payı çok azalacak ve büyük bir rahatlama meydana gelecek. O da inşallah bütün toplumsal kesimlere adilane bir şekilde dağıtılacak ve hem ekonomimiz hem sanayicilerimiz, çiftçilerimiz, esnafımız, emeklilerimiz ve KOBİ'lerimiz de rahatlatılacak."